Türkiye Endüstrici ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Lideri Orhan Turan, iktidarın para siyasetine ait ”Fiyat istikrarı olmadan iktisat gerçek formda işlemez ve bu durum, daha evvel de belirttiğimiz üzere, hiçbir paydaşa yarar sağlamaz” dedi. Turan, 2013’ten bu yana iktisadın berbat gittiğini belirterek ”Hedeflere ulaşılmadığında siyasetler gözden geçirilmedi” dedi.
Ülkeler enflasyona karşı faiz artışlarıyla sıkılaşmaya giderken, Türkiye, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ortaya attığı ‘yeni iktisat modeli’ doğrultusunda tam aksisini yapıyor. Geçen sene eylülde faiz indirmeye başlayan Türkiye’de enflasyon ve Türk Lirası’ndaki paha kaybı rekor kırmış durumda. Uzmanlar, muhalefet partileri ve iş dünyasından gelen eleştirilerse dikkate alınmıyor.
Yeni modeldeki hiçbir amacı tutmayan Erdoğan’sa, haziranda iktidarın siyasetlerini eleştiren TÜSİAD Lideri Orhan Turan’a ”Sen çıraksın. Evvel haddini bileceksin, iktidara ders vermek kim siz kimsiniz” diye seslenmişti.
Dün, 11 yıldır enflasyon kestirimleri tutmayan Merkez Bankası, yıl sonu enflasyon varsayımı yükseltti. Enflasyona karşı bir tedbir alınmazken, aralık ve ocak aylarında baz tesirinden medet umuluyor.
BESİAD-GESİFED İş İnsanları Zirvesi’nde konuşan Turan, para siyasetinin yalnızca genişleyici değil, gerektiğinde sıkılaştırıcı tarafta kullanımının dengelenme için gerekli olduğunu söyledi: ”Uzun vadede tüm ekonomik paydaşlara yarar sağlayacak bir ortamı yakalamak için, kullanılan para siyaseti bileşenleri ne kadar sade ve anlaşılır olursa istenilen noktaya ulaşmak o kadar kolay olacaktır. Ekonomik aktörler tarafından kolaylıkla anlaşılabilen siyasetler, bütüncül tesirleri değerlendirilmeden tasarlanan mikro seviyedeki karmaşık siyasetlerden çok daha âlâ sonuçlar verecektir. Unutmayalım ki, fiyat istikrarı olmadan iktisat hakikat formda işlemez ve bu durum, daha evvel de belirttiğimiz üzere, hiçbir paydaşa yarar sağlamaz. Enflasyonla hakikat çabanın, sağlıklı büyüme için önkoşul olduğunu tekrar hatırlatmak isterim.”
‘Politikalar gözden geçirilmeli’
Turan, atılan adımların gayelere ulaşmada kâfi gelmediği durumda iktisadi siyasetlerinin gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti: “2013’ten bu yana küresel iktisattan aldığımız hissenin süratle düşmesi hepimizi düşündürmeli. Bundan 10 yıl önce ülke ekonomimizin dünyadan aldığı hisse yüzde 1,2’lerdeyken bugün bu hisse yüzde 0,8’e kadar düşmüş durumda. Yılın birinci çeyreğinde yüzde 7’lik bir büyümeyi yakalamamıza karşın, iktisattaki öncü göstergeler hem ihracatımızda, hem iç iktisatta ve üretimde yıl sonuna gerçek süratli bir yavaşlamayı işaret ediyor. Cari açık hala artış trendinde. Enflasyon hedeflediğimiz düzeylerde değil, refah kaybımız yüksek.”
‘Sağlıklı işleyen bir finansal dala muhtaçlık var’
TÜSİAD lideri ayrıyeten aylardır çözülmeyen krediye erişim problemine da değindi: “Yoğun regülasyon periyodundan geçen finansal bölümün de bu regülasyonlar çerçevesinde kredi vermesi daha da zorlaşıyor. Unutmayalım ki, sağlıklı işleyen üreten, istihdam yaratan bir gerçek kesitin gerisinde bu süreci destekleyen sağlıklı işleyen bir finansal dala gereksinim var. Uyguladığımız siyasetleri dizayn ederken bu süreçleri göz önünde bulundurmalıyız.”
diken.com