Dünya genelinde para siyasetlerindeki mümkün değişim sinyalleri, siyasi gelişmeler ve bilanço devri sebebiyle varlık fiyatlarında oynaklık artıyor.
Cuma günü ABD’de, The Wall Street Journal gazetesinde yer alan bir haberde, kimi Fed yetkililerinin hem faiz artışlarının suratını yakında yavaşlatma hem de faiz artışlarını gelecek yılın başlarında durdurma niyetinin sinyallerini vermeye başladığı belirtildi.
FED’DEN 75 BAZ PUAN FAİZ ARTTIRIMI BEKLENTİSİ
Sözle yönlendirmelere devam eden Fed yetkililerinden, San Francisco Fed Lideri Mary Daly’nin para siyasetinde şahin adımların devam etmesi halinde iktisadın zora girebileceği ve Fed’in bu durumu dikkate alması gerektiğine yönelik açıklamaları da para piyasalarındaki beklentileri etkiledi.
Söz konusu gelişmeleri takiben para piyasalarındaki fiyatlamalarda gelecek ayki toplantıda Fed’in 75 baz puan faiz artırmasına kesin gözüyle bakılsa da, Aralık toplantısında 50 baz puan faiz artırımı yapılacağına yönelik beklentiler yüzde 52 düzeyine çıktı. Daly’nin açıklamalarından evvel Fed’in aralıkta yüzde 82 ihtimalle 75 baz faiz artıracağı öngörülüyordu.
Para siyasetindeki yavaşlama sinyallerinin akabinde 12 haftadır satış yüklü bir seyir izleyen tahvil piyasalarında alımların tesirini artırdığı görüldü.
ABD’nin 10 yıllık ve 5 yıllık tahvil faizi cuma günü 2007’den bu yana en yüksek seviyeyi test etmelerinin akabinde kelam konusu tepelerin yaklaşık 20 baz puan altına geriledi.
Bilanço döneminde ise hayli ağır bir haftaya giriliyor. Bu hafta ABD’de Apple, Microsoft, Exxon Taşınabilir, Ford Motor, Airbus, Alphabet, Amazon, Boeing, HSBC, Shell ve Intel üzere büyük şirketlerin açıklayacağı bilançoların hisse piyasalarında oynaklığı artırması bekleniyor.
BRENT PETROLDE SONLU DÜŞÜŞ
Brent petrolün varil fiyatı yeni haftaya yüzde 1 azalışla 90,7 dolardan başlarken, altının ons fiyatı da yüzde 0,1 düşüşle 1.656 dolardan süreç görüyor.
Cuma günü New York borsasında alış yüklü bir seyir izlenirken, S&P 500 endeksi yüzde 2,37, Nasdaq endeksi yüzde 2,31 ve Dow Jones endeksi yüzde 2,47 bedel kazandı. ABD’de endeks vadeli kontratlar yeni haftaya da yükselişle başladı.
Avrupa tarafında, gözler bu hafta Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) para siyaseti kararlarına çevrilirken, İngiltere’deki siyasi gelişmeler de yakından takip ediliyor.
ECB’DEN DE 75 BAZ PUAN İNDİRİM BEKLENTİSİ
Perşembe günü gerçekleştirilecek toplantıda ECB’nin siyaset faizlerini 75 baz puan artırmasına kesin gözüyle bakılırken, bankanın bu adımları ne vakte kadar sürdüreceğine yönelik yönlendirmeler değer taşıyor.
Para piyasalarındaki fiyatlamalarda ECB’nin aralıkta da 75 baz puan faiz artıracağı öngörülürken, ECB Lideri Chrsitine Lagarde’ın toplantı sonrası para siyasetinin geleceğine ait kelamla yönlendirmelerinin beklentiler üzerinde tesirli olması bekleniyor.
İngiltere’de Liz Truss’ın istifa etmesinin akabinde Başbakanlık yarışı tekrar başladı. İngiltere eski Başbakanı Boris Johnson dün yaptığı açıklamada kâfi takviyeye sahip olmasına karşın ulusal çıkarlar ismine aday olmayacağını açıklarken, eski Maliye Bakanı Rishi Sunak’ın İngiltere Başbakanı olması ihtimalinin güçlendiği belirtiliyor.
Cuma günü Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,29, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,85 ve İtalya’da FTSE MIB endeksi yüzde 0,62 gerilerken, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,37 yükseldi. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar yeni haftaya ise alış yüklü bir seyirle başladı.
Asya hisse piyasaları yeni haftaya karışık bir seyirle başlarken, kelam konusu seyirde Çin’deki gelişmeler tesirli oluyor.
ÇİN’DE OLUMSUZ AYRIŞMA
Çin’de ülkeyi gelecek 5 yılda yönetecek Komünist Parti (ÇKP), bu hafta yapılan 20. Ulusal Kongresi’nin akabinde idare organlarını belirledi.
Devlet Lideri Şi Cinping, ÇKP Genel Sekreterliğine üçüncü defa seçilerek, Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurucusu Mao Zıdong’dan bu yana parti liderliğini iki devirden fazla sürdüren birinci başkan oldu.
Parti içindeki atamaların bilhassa Hong Kong’da siyasi baskıyı artırabileceği telaşı öne çıkarken, Hong Kong borsasında satış baskısının derinleştiği görülüyor.
Japonya tarafında ise bu hafta cuma günü Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) para siyaseti kararları yatırımcıların odağına yerleşirken, para piyasalarındaki fiyatlamalarda bankanın faiz oranlarını değiştirmeyeceği öngörülüyor.
Cuma günü 150 ruhsal barajını aşarak son 32 yılın tepesine çıkan dolar/yen paritesine ise BoJ’dan müdahale geldi. Bankanın müdahalesi sonrası 148,9’a kadar gerileyen parite yeni haftanın açılışında yatay seyrediyor.
Öte yandan, Çin’de geçen hafta açıklanması beklenen büyüme dataları de açıklandı. Buna nazaran Çin iktisadı yılın üçüncü çeyreğinde yıllık ve çeyreklik yüzde 3,9 büyüyerek beklentileri geride bıraktı. Ülkede sanayi üretimi de eylülde yüzde 6,3 artarak öngörüleri aşarken, perakende satışlar birebir periyotta yüzde 2,5 artsa da iddiaların altında kaldı.
Bölgede açıklanan öbür makroekonomik bilgilere nazaran, Japonya’da imalat sanayi ve hizmet kesimi Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) sırasıyla 50,7 ve 53 düzeylerinde gerçekleşti.
Bu gelişmelerle kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,5 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,9 yükselirken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 1,5 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 5,7 geriledi.
BIST 100 ENDEKSİ EN YÜKSEK KAPANIŞI YAPTI
Yurt içinde, cuma günü BIST 100 endeksi yüzde 0,87 artarak 3.934,63 puan ile tüm vakitlerin en yüksek kapanışını gerçekleştirirken, gördüğü en yüksek düzey rekorunu da 3.952,22 puana taşıdı.
Dolar/TL ise cuma günü 18,5956 ile evvelki kapanış düzeyinin çabucak üzerinden kapanmasının akabinde, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,5850’den süreç görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde finansal hizmetler inanç endeksi, yurt dışında ise dünya genelinde açıklanacak öncü imalat sanayi ve hizmet dalı PMI datalarının takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 3.950 ve 4.000 düzeylerinin direnç, 3.900 ve 3.840 puanın dayanak pozisyonunda bulunduğunu söz etti.